Loading

7 Haziran 2012 Perşembe

Yavaşlık

Teennî: Acele etmeden, ihtiyatlı, düşünceli ve yavaş hareket etmek, temkinli davranmak.
~


Ashaptan birisi Hazret-i Peygamber'e, "Ben alışverişimde hep aldanıyorum.
Hayrettir ki alıcının da, satıcının da hilesi banadır, sanki büyü yaparlar" dedi.
Hazret-i Peygamber dedi ki, "Alışverişinde aldanmaktan tereddüt ediyorsan, alacağın şeyi üç günlüğüne muhayyer olarak al."
Zira teennî Rahman'dandır. Mel'un şeytansa acele etmeye sevk eder.
Köpeğin bile önünde bir lokma ekmek olsa onu, önce koklar, sonra yer.
Köpeğin koku alan burnu bizim aklımızdır. Biz bu koklamaya onunla katılırız.
Bu yerler ve gökler bile altı günde yavaşlıkla halk oldu.
Yoksa "Kün (Ol)" emriyle Cenabıhak bir anda yüzlerce yer ve gök yaratmaya kâdirdir
O, insanı yavaş yavaş kırk (yılda) tamamlar.
Gerçi bir nefeste yoktan yüz binlerce insan yaratmaya kudreti yeter.
İsa'ya, dua edince ölüleri diriltme kudretini verdi.
Öyleyse İsa'yı yaratan bir anda insanları yaratmaya kadir olmaz mı?
İşte bu teenni, bu yavaşlık bize öğretmek içindir. Mânası, maksadın yavaşlık olmasıdır.
Devamlı akan küçük ırmak kokup kirlenmez.
İkbal ve devlet bu yavaşlıktandır. Teennî yumurta, devlet de kuştur.
Gerçi kuş yumurtadan çıktıysa da, hiç ona benzer mi?
Sen de çalış, cüzlerin yumurta gibi olsun, nice uçan kuşlar çıkarsın.
Gerçi yılan yumurtası serçenin yumurtasına benzer, ama aralarındaki mesafe uzak!
Ayva çekirdeğiyle elma çekirdeği benzerlerse de, ey kardeş! Farkları çoktur.
Baksan, yapraklar da aynı renkte, fakat meyveler başka başka.
Vücud yaprakları da birbirine benzer. Lâkin her can, başka surette tespit olunmuştur.
Halk yolda çarşıda beraberce yürür, ama kimisi dert sahibi, kimisi mesut.
Ölüm zamanı da bunun gibi, yarısı hüsran içinde, yarısı bahtlı.

Mesnevî, III. cilt, 3514-3536. beyitler
~


Hilâlle dolunay birdir, ikilikten eksilmekten uzaktırlar.
Hilâl, kendinden küçülmekten beridir. Onun zâhirdeki noksanlığı tedrice, yavaş yavaş kemale visaldir.
Geceye, yavaş yavaş olma dersi verir.
Teennî, darlıktan kurtulmaya sebeptir.
"Aceleci olma, teennî kıl, dama basamak basamak çıkılır" der.
Tencerenin, yavaş yavaş kaynaması lâzımdır. Birden delice kaynayan yemekten hayır gelmez.
Cenabıhak, şüphesiz "Ol" diye bir anda kâinatı yaratmaya kâdir iken,
Niçin altı günde yarattı? Ki her bir gün de bin yıl kadardı.
Çocuğun da yaradılışı dokuz aydır. Çünkü yavaş yavaş oluş, Cenabıhakk'ın hikmetidir.
Âdem'in yaradılışı da kırk gün sürdü. O çamur, yavaş yavaş kemal buldu.

Mesnevî, VI. cilt, 1229-1237. beyitler

Kaynak kitap: Mesnevî-i Şerif, Timaş yayınları. İlgili bağlantı: şurası.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder